Köpeklerin Evrimi: Köpek Cinsleri Nasıl Oluştu?

İki ayağı üzerindeyken çoğu insanın boyunu geçebilen, kocaman fiziği ile odayı dolduran bir Danua’yı hayal edin; sizce bu köpek minik bir toy Poodle’a ne kadar benzeyebilir? Bir başka örnek olarak ise tatlı mı tatlı, insan ayırt etmeksizin herkese kendini sevdirebilecek bir Golden Retriever ile son derece soğukkanlı ve yabancılara mesafeli bir bekçi köpeği olan Alman Çoban köpeğini yan yana getirin. Adeta ayrı dünyaların köpekleri imajını vermiyorlar mı?
Gerçekten de köpek cinsleri her anlamda birbirinden çok farklı olabilirler ve bu çok ilginç farklar bize “Köpek cinsleri nasıl oluştu da bu kadar farklı özelliklere sahip olabildi?” sorusunu sordurabilir. Köpeklerin evrimi, yüzyıllar içinde pek çok farklı köpek cinsinin ortaya çıkmasına sebep olan oldukça uzun bir süreçtir ve bu süreç boyunca hem doğal şekillerde hem de insan müdahaleleri ile ortaya yüzlerce farklı köpek ırkı çıkmıştır.
Can dostlarımız köpeklerin nasıl pek çok ırka ayrıldığını merak ediyor ve köpeklerin evrim sürecini öğrenmek istiyorsanız hazır olun: Bu yazı tam size göre!
Köpeklerin Evrim ve Evcilleşme Süreci
Bugün sadık arkadaşlarımız niteliğindeki köpekler aslında binlerce yıl önce atalarımızla yolları kesişen yabani kurtlardan gelmektedir. Bilim insanları günümüzdeki köpeklerin artık soyu tükenmiş olan eski bir kurt cinsinden (Canis lupus) türediğini düşünmektedir. Bu atalar gri kurda çok benzese de genetik olarak onlardan farklıydı.
Köpeklerin ne zaman evcilleştiği konusu aslında hala araştırılmaktadır. Pek çok çalışma ise bu sürecin 12.500-15.000 yıl önce başladığını öne sürmektedir. Ancak genetik veriler evcilleştirmenin daha erken dönemlere dayanabileceğini göstermektedir. Hatta bazı uzmanlar bu ilişkinin 130.000 yıl öncesine uzandığını savunmaktadır. Öte yandan köpeğin nerede evcilleştirildiği de tartışılmaktadır. Bazı bulgular Asya ve Avrupa’da aynı anda bu sürecin başlamış olabileceğini göstermektedir, hatta bazı çalışmalar köpeklerin iki kez evcilleştirildiği ileri sürülmektedir. Ancak 2017’deki yeni bir çalışma, tek bir evcilleştirme olayı yaşandığını ve bunun 20.000-40.000 yıl önce olduğunu desteklemektedir.
Yakın zamanda yapılan bir genetik araştırma ise “New World Dog (Yeni Dünya Köpeği)” olarak adlandırılan bir soyun izini sürmektedir. Bu köpeklerin 23.000 yıl önce Sibirya’da evcilleştirilip Amerika’ya göç eden insanlarla birlikte kıtaya ulaştığı düşünülmektedir. Günümüzde Peru tüysüz köpeği ve Xoloitzcuintle gibi ırklarda hâlâ bu soya ait genler bulunabilmektedir. Amerika’daki diğer köpeklerin çoğu Avrupa’dan getirilmiş olsa da bu eski soyun varlığı, köpeğin uzun ve karmaşık bir evcilleştirme geçmişine sahip olduğunu göstermektedir.
İlk Köpekler Nasıl Görünürdü?
İlk köpeklerin kurtlara çok benzediği bilinmektedir. Ancak köpek ile kurt arasındaki genetik ayrışmayla birlikte hangi fiziksel değişimlerin yaşandığı tam olarak açıklanamamaktadır. O dönemde yaşayan köpeklerin görünümlerini ve huylarını anlamak aslında bugünkü bilgilerle pek de kolay değildir.
Zooarkeologlar eski köpekleri kurt atalarından ayırt etmek için diş yapısına ve iskelet oranlarına bakmaktadır. Fakat evcilleştirmenin ilk aşamalarında bu farklar netleşmemiştir. Doğal çeşitlilik içinde bu özelliklerin nasıl geliştiği ya da sabitlenmesinin ne kadar sürdüğü hala bilinmemektedir. Fosil kayıtları ise karmaşık bir tablo sunmaktadır: Bazen köpeğe benzeyen kurtlar, bazen de kurda benzeyen köpekler tespit edilmektedir. Bu konuda bir teoriye göre eğer ilk köpekler insanları av artıkları için takip ettiyse bu durum kurt benzeri özelliklerinin korunmasına yol açmış olabilir. Fakat insanların yerleşik hayata geçmesiyle birlikte, daha küçük yapılı ve insana daha yakın olan köpekler tercih edilmiş olabilmektedir.
Kurtların ne zaman, nerede ya da kaç kez evcilleştirildiği sorusu hala tartışılmaktadır. Nedeni ise çok az sayıda antik örneğin bulunmuş olmasıdır. Hem genetik hem de arkeolojik çalışmalar çelişkili sonuçlar vermektedir. Bu nedenle bulunan kalıntılarda köpek ve kurt benzerlik oranları farklı sonuçlara varmaktadır.
Köpekler ve İnsanlar Birlikte mi Evrimleşti?
Köpeklerin insanlar tarafından evcilleştirilen ilk tür olması onlarla aramızda güçlü bir bağ sağlamaktadır. Örneğin bazı araştırmalar, köpeklerde ve insanlarda ortak evrimin izlerini taşıyan birçok geni ortaya koymaktadır. Sindirim, beyin işleyişi, bağışıklık sistemi ve hatta bazı kanser türleri bu ortak genlerle ilişkilendirilmektedir. Bilim insanları özellikle beyindeki serotonine etki eden genlerin birlikte evrimleştiğini ve daha uyumlu, saldırganlıktan uzak davranışlara zemin hazırladığını göstermektedir.
Köpekler kanserden diyabete, kalp hastalıklarından nörolojik sorunlara kadar birçok insan hastalığına sahip olabilirler. Bu hastalıklara verdikleri tepkiler, tedavi süreçleri ve sonuçları da büyük ölçüde benzerlik göstermektedir. Bununla birlikte, köpeklerde insanlarla ortak bir psikolojik yakınlık da gözlemlenmektedir. İnsanlar gibi düşünmeseler de sosyal ve iletişimsel beceriler konusunda şaşırtıcı derecede benzerler. Ayrıca köpekler insanların verdiği işaretleri okuyabilmekte, duygularını yüz ifadelerinden anlayabilmektedir. Aynı şekilde insanların da köpeklerin havlama, sızlanma gibi davranışlarından ne anlatmak istediğini anlaması yine bu duruma bir örnektir.
İlginç bir bilgi daha verelim: 2015’te yapılan bir araştırma, köpeklerle kurulan uzun süreli göz temasının hem insanlarda hem de köpeklerde oksitosin salgılanmasını artırdığını ortaya koymaktadır. Bu hormon annelik ve güven bağı ile ilgilidir ve köpek-insan ilişkisini biyolojik düzeyde derinleştirmektedir.
Köpek Cinslerinin Ortaya Çıkışı
Köpeklerde gördüğümüz cins çeşitliliği rastlantı sonucu değil, insan eliyle şekillendirilen uzun bir sürecin ürünüdür ve seçici üreme ile ortaya çıkmıştır. Seçici üreme, istenilen özellikleri taşıyan hayvanların kontrollü şekilde çiftleştirilmesidir. Üstelik yalnızca köpekleri de kapsamaz, binlerce yıldır pek çok evcil türde uygulanmaktadır. Ancak köpeklerde bu süreç ilk olarak görünüşten çok davranış üzerine odaklanarak başlamıştır.
Kökeni nerede ve ne zaman ortaya çıktığı tam olarak bilinmeyen pek çok köpek türü bulunmaktadır. Örneğin farklı çoban köpekleri üzerine yapılan bir araştırma bazı beklenmedik sonuçlar sunmaktadır. Genetik incelemelerde çoban köpeklerinin farklı bölgelerde bağımsız olarak geliştiği ve sürü yönetimi için her birinin kendine özgü stratejiler kullandığını ortaya konmaktadır. Bu durum, insanların farklı coğrafyalarda benzer amaçlarla köpekleri kendi yöntemleriyle yönlendirdiğini göstermektedir. Yani köpek ırkları, çeşitli yetenekleri için insanlar aracılığıyla seçilip üretilmiştir.
Son 150 Yıldaki Gelişmeler
Bugün tanıdığımız çoğu köpek ırkı son 150 yıl içinde, özellikle Büyük Britanya'da oluşturulmuştur. Bu dönemde köpek üreticileri, Darwin’in fikirlerinden etkilenerek “ideal” köpek arayışına yönelmiştir. Günümüzde cins olarak bildiğiniz pek çok köpek de işte bu fikirle başlatılan yoğun seçici üremenin ürünü olarak şekillenmiştir. Seçici üreme ile köpeklerin görünüm özelliklerini olabilecek en iyi hale getirip bazı standartlar sağlayarak sınıflandırma sağlamak da amaçlanmıştır. Bu da belirli görsel özellikler için yapılan bilinçli tercihlerin sonucunu yansıtmaktadır.
Seçici üretim süreci devam etmiş ve 400'den fazla köpek ırkı resmi olarak tanımlanmıştır. Ancak bu sürecin yalnızca olumlu yönleri bulunmamaktadır: Bazı ırkların genetik hastalıklara sahip olarak doğması ve fiziksel problemler de ne yazık ki ortaya çıkmıştır. Basık yüz, orantısız vücut hatları veya bazı genetik organ hastalıkları bunlara bazı örneklerdir.
Sonuç olarak köpekler ile olan bağımız çok eskilere dayanmaktadır. Kurtlardan gelen köpeklerin evcilleştirilmesinden günümüzdeki modern köpek cinslerinin ortaya çıkışı arasında uzun bir süre olsa da temelde iki tarafın da fayda sağladığı bir ortaklık kurulmuştur.
Kaynak
https://www.morrisanimalfoundation.org/article/evolution-of-dogs